-Pamuk üreticisi sayısında ve alanında yüzde 50 artış -Tekstilcinin aradığı Milas pamuğu…
-Milas Ziraat Odası Tarla Günü
etkinliği düzenledi
-Milas’taki çiftçileri ziraat mühendisleriyle birlikte tarlalarında ziyaret eden Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, beyaz altın olarak nitelendirilen yerli ve milli ürün pamuğun üretim alanında ve üretici sayısında geçtiğimiz yıla oranla yüzde 50’lik artış yaşandığını ifade etti.
-Ege pamukları içerisinde elyaf uzunluğuyla değer gören Milas pamuğunun tekstilci tarafından da kabul gördüğünü söyleyen Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, geçmiş dönemde pamuk üretiminin merkezi halindeki Milas’ta bu alanda yetişmiş 2 bine yakın çiftçinin bulunduğunu belirtti.
Tarımsal ürün çeşitliliğiyle,
kapasitesiyle ve yetişmiş çiftçi nüfusuyla dikkat çeken Milas’taki çiftçileri
tarlalarında ziyaret eden Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, bir dönem
ilçe ekonomisinin lokomotifi pamuğun yetiştiriciliğini yapan çiftçi sayısında
ve üretim yapılan arazilerde bu yıl yüzde 50 artış yaşandığını belirterek
önemli değerlendirmelerde bulundu. “Milas pamuğunda dekar başında elde
edilen verim yüksektir. Aynı zamanda Milas pamuğu, Ege pamukları arasında
tekstilcinin tercih ettiği pamuklar arasında yer alıyor. Çünkü pamuğumuz
Milas’taki iklim itibariyle Ege pamukları arasında elyaf uzunluğu en yüksek
olan pamuktur.” diyerek Milas’ta bu alanda yetişmiş 2 bine yakın çiftçinin
bulunduğunu söyleyen Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, istikrarlı bir
şekilde pamuk fiyatları ve prim desteklerinin devam etmesini umduklarını
belirterek, “Milas pamuk potansiyeli yüksek olan bir yer. Geçmiş dönemde
ilçemiz, 55 bin dekarlık alanlarda ekilen ve yaklaşık 17-20 bin ton pamuk
üretilen bir yerdi. Tabi zamanla pamuktan kaçış başlamıştı. Ama son zamanlarda
pamuğa geri dönüş olduğunu gözlüyoruz. Çünkü arazilerimiz pamuğa elverişli…
İnşallah istikrarlı bir şekilde pamuk fiyatları ve prim destekleri devam ederse
çiftçimizin biraz daha bu yerli ve milli ürünümüz olan pamuğu canlandıracağına
inanıyorum. Geçtiğimiz yıl itibariyle 50 çiftçimiz 2 bin dekar alanda üretim
yaptı. Bu sene çiftçi sayımız 75’e ve arazi olarak yaklaşık 4 bin dekarlık bir
üretim alanı olduğunu görüyoruz. Bu iyi bir gelişme, biz çiftçilerimize Milas
Ziraat Odası olarak gübredir, tohumdur elimizden gelen destekle yanlarındayız.
İstiyoruz ki yerli ve milli ürünümüz pamuk eski günlerine geri dönsün, en
azından yüzde 50 oranda pamuğa bir geri dönüş olsun. Bu Milas ekonomisi için
ciddi bir artı olacaktır. Bu kavurucu yaz sıcağında tarlasında, bağında,
bahçesinde üretim yapan cefakar ve fedakar tüm çiftçilerimize, işlerinde
kolaylıklar ve bereketli hasatlar diliyorum.” dedi.
Milaslı çiftçilerin yaşadığı sorunları
yetkili mercilere taşıyarak çözüm arayışı içerisinde olan Milas Ziraat Odası
Başkanı İsmail Atıcı, bu kez Milas Ziraat Odası’nda görevli Ziraat Mühendisi
Abdullah Öz ve Yusuf Ören ile birlikte ilçedeki çiftçileri tarlalarında ziyaret
etti.
Tarla günü etkinliğine ilk olarak Kırcağız
Mahallesi’nde örtü altı yetiştiriciliği yapan Metin Karaca’nın seralarından
başlayan Başkan Atıcı ve ziraat mühendisleri; biber, patlıcan, salatalık, kabak
gibi bitkileri inceledi. Bitkileri detaylı bir şekilde inceleyen ziraat
mühendisleri Öz ve Ören, bilinçli bir çiftçi olarak üretim yapan Karaca’yı
yeşil kurt ve kırmızı örümcek gibi zararlılar konusunda uyararak mücadele
yöntemleri hakkında bilgi verdi.
HASTALIKLARI YOK EDEN SOLARİZASYONUN TAM
ZAMANI
Daha sonra ise Bahçeburun’da üretim yapan
çiftçi Mehmet Çamlıbelen’in biber ve patlıcan ekili serası ziyaret edildi.
Burada organik mücadele yöntemlerinden biri olan solarizasyon uygulaması
yapılan serada da incelemelerde bulunuldu.
Topraktaki bitki zararlılarını organik
yolla yok eden, yabancı ve zararlı bitkilerin tohumlarını yakarak üretimde
verimi artıran solarizasyon uygulaması hakkında açıklama yapan Ziraat Mühendisi
Yusuf Ören, “Nematod ve kök hastalıklarıyla mücadelede kullanılan solarizasyon
uygulaması, mevsimin en sıcak olan aylarında yani temmuz ve ağustosta yapılır.
Çiftçilerimizin hastalıklar dolayısıyla yaşadığı verim kaybını önleyen organik
bir mücadele yöntemi olan solarizasyonda, nemli toprak zemini naylon örtüyle
kaplanır. Bu şekilde zararlı canlılar ve tohumları yüksek ısı sayesinde yok
olur. Büyük fayda sağlayan bu uygulamanın tam zamanıdır. Çiftçilerimizin
solarizasyon yapmalarını öneriyorum.” dedi.
Bahçeburun’un ardından Çınarlı’ya geçen
Başkan Atıcı ve ziraat mühendisleri,mahalle kahvesinde vatandaşlarla sohbet
ettikten sonra çiftçi Ömer İnpınar’ın mısır tarlasına geçti.
Ziraat mühendislerinin tespitleri
doğrultusunda çiftçilere tavsiyelerde bulunan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail
Atıcı, Milaslı çiftçilerin ortak sorunu olan susuzluğa çare olacak olan baraj
projelerinin takipçisi olduklarını, bu anlamda sürekli yetkililerle görüşme
yaptıklarını ifade etti.
ÇİFTÇİNİN TÜM UMUDU SUYA BAĞLI
Savran’da tarlalarına su hattı çektiren
çiftçi Ali Akgöz ve Sami Akgöz ise ziyaret sırasında Milas Ziraat Odası’nın
girişimleriyle bu yıl 5 milyon metreküp suyun verildiği Akgedik Barajı’nın
Savran, Yaşyer, Avşar bölgesi için hayati önem taşıdığına dikkat çekerek Başkan
Atıcı’ya desteklerinden ötürü teşekkür etti.
Çiftçilerin Milas Ziraat Odası’nın
hizmetlerinden duydukları memnuniyeti dile getirdikleri tarla günü programı,
Damlıboğaz’da pamuk yetiştiriciliğini profesyonel bir şekilde sürdüren çiftçi
Ertuğrul Türk’ün ve Koru’da atadan gelen pamuk yetiştiriciliğini devam ettiren
genç çiftçi Mehmet İnce’nin tarlalarının gezilmesiyle son buldu.
PAMUK VERİMİ UMUT VAAD EDİYOR
Pamuk üretiminde taraktan kozaya geçme
döneminde olunduğunu ifade eden Milas Ziraat Odası’nda görevli Ziraat Mühendisi
ve Tarım Danışmanı Abdullah Öz, inceleme sonunda açıklamalarda bulunarak, “Milas’ta
pamuk ekimi yapılan arazilerde incelemelerimiz oldu. Yeşil kurt, kırmızı
örümcek gibi zararlıların az da olsa var olduğunu tespit ettik. Bu konuda
çiftçilerimize doğru zamanda yeteri kadar ilaçlama yapılması noktasında
uyarılarda bulunduk. Durumu iyi gözüken ve üretimin verimli olacağını
öngördüğümüz pamuk üretiminde taraktan kozaya dönüş dönemi yaşanıyor. Bitkiyi
bu dönemde besleme çok önemli… Çünkü bu dönemde bitkinin yükünün en ağır olduğu
dönemlerden birisidir. Üreticilerimizin bu dönemde bitkiyi beslemeye dikkat
etmeleri gerekiyor. Çiftçilerimiz bu anlamda odamıza başvurarak bizlerden
destek alabilir.” dedi.